Sonsuz gurbetine kaçan manevi paşa babam için...
...
Sevgili okur ,
Teşekkürlü merhabalar !..
Bloğum Dergisi, kültür- sanat kategorisinde, yılın 2. başarılı bloğu seçildik.
Tıklayan eller dert görmesin. Okuyanlar çile çekmesin şu dünyada :)
Derginin bir dahaki sayısında benimle yapacakları bir röportaj yayınlanacak.
Daha çok insana ulaşacak olmak , çok çok sevindirici.
B planımın ortağı oldunuz ; sağolunuz, varolunuz.
...
Benim canım sıkkın aslına bakarsanız şu sıralar.
Demiş ya Edip Cansever, ''Gülemiyorsun ya, gülmek , bir halk gülüyorsa gülmektir. ''
Ondan biraz.
Güldürmeyenler utansın.
İyi tarafından bakmaya çalışmak , milletçe hastalığımız oluverdi.
İşte bizim insanımızın da mizah duygusu tetikleniyor.
Aziz Nesin Kuzey Avrupa'dan çıkacak değildi ya.
Züğürdün tesellisi.
Olmaz olsun!..
...
Bunun yanında, hep var olup da zamanla ağır gelen yükler var.
Umut etmek var ki en güzel işkence. Bir yanda olmayacağını iyiden iyiye bildiğin bir şeyin olabilme ihtimaline inanmak.
Bu nasıl iştir !..
Oldurmayanlar utansın.
Özlemek var.
Özlemek bir meslek kolu olaydı, şimdiye emekliydim.
Özletenler utanmasın ..
Yazının ahengini tutturmak adına , kıyamayacağım onlara..
...
Yeni Türkü'nün Akdeniz Akdeniz albümünden KARADENİZLİ bir şarkı . Birazdan okuyacağınız trabzonlu şair Yaşar Miraç'ın şiiri, Yeni Türkü' nün kurucularından, aynı zamanda da hekim olan Selim Atakan tarafından bestelenmiştir. Hiçbir şey demeden size, şarkıyı paylaşsaydım da olurdu. Öyle ''çok'' bir şarkı.
Şarkı yaşıtım olup, kendisiyle tanışmam lise yıllarıma denk gelir. Hala aynı coşkuyla dinlerim. Üç beş kere ardarda dinlediğimde de derdimi onarır.
Yorumlayan Zerrin Atakan , Yeni Türkü'nün ilk albümlerinde yer alan, şimdilerde yurtdışında yaşayan bir hekim.
...
Size de olur mu bilmem. Bazı tanışmadığımız insanlarla , tanışsak çok iyi arkadaş olurduk hissi.
Mesela Yekta Kopan'a karşı bunu iyiden iyiye hissediyorum.
Meral Özbek'le ne rakı içerdik mesela . Kendisi içiyor mu bilmiyorum, kaldı ki yanımdan geçse tanımam ; ama şiirleri çok güzel. Rakı içmese bile, karşımda sessiz otururdu , neredeyse eminim.
Akın Eldes mesela.. Zarar gelmez ondan. Kızmıyordur hiçbir şeye hatta Akın Eldes.
Jehan Barbur'la kanka oluruz.
İlk seferde neden bu isimler geldi aklıma bilemeyeceğim ; ama Zerrin Atakan'la da sanırım üniversiteden sınıf arkadaşı olmak isterdim. Kantin muhabbetlerimizin tadına doyulmazdı. Sonradan gelse dost meclisine, kendisi için sandalye bulurdum. Çay alırken ona da alırdım. Ders notu bulurdum ki herkes için yapılacak iş değil.
Şimdi şarkıyı hiç dinlemeyenlerin yerinde olup, bu şarkıyı , bu sesi ilk kez dinlemenin hazzına erişmek isterdim. O seste sevda var. Ama en çok değiştirme inancı var. Güzel günler görme umudu var. O sesin ardında kitleler var. Birden kalkıp gidebilmek var.
İnanmak var, bağlanmak var. Bağlandığından kopabilecek güç de var.
Dayanışma var. Sevdalı bir ses o ses.
O ses hiç durmaz !..
...
Şairi, bestecisi, yorumlayanının yanında yakınlarda kaybettiğimiz müzisyen hemşehrim Eftal Küçük' ün , şarkının sonlarında resmen ağlattığı kemençeyi duyuyoruz. Karadeniz başka deniz , deli deniz (deli derya) :)
Çok şanslı bir şarkı . Neredeyse bu şarkının yerinde olmak var.
...
Gurbete kaçacağım
O lacivert ülkeye
O üzünç denizine
Uzayan iskeleye
Ansızın zamansızın
Neler kalır geriye
Gurbete kaçacağım
O kimsesiz ülkeye
O geri dönülmeze
Bağlanan ilk köprüye
Umarsız durmaksızın
Neler kalır geriye
Gurbete kaçacağım
O duvaksız tepeye
O yolunda gözyaşı
Çeşmesi kuru köye
Kopup yalnızlığımdan
Kopup sonsuzluğumdan
Gurbete kaçacağım
Gurbete tükenmeye
....
Neresinin bizim için gurbet olduğuna karar veremiyorsak, yine bir Yeni Türkü şarkısına danışmalı.
Murathan Mungan yetişir imdada.
''Neresi sıla bize
Neresi gurbet
Yollar bize memleket.''
Ve korkuyor eski gurbetin yeni memleket olmuşluğu.
Ama yine de ben
'' Gurbete kaçacağım , o lacivert ülkeye... ''
....
''Ne güzeldir, yollarda olmak şimdi. '' ( Kemal Burkay )
...
Bu yazıyı yazarken ne dinledim ?